Yakın zamanda The Washington Post tarafından düzenlenen bir yapay zeka yazma deneyimine katıldım. Teknik muhabir Geoffrey Fowler, bu deneyimi geleneksel bir yarışmanın modern bir versiyonu olarak çerçeveledi ve bizden bu yapay zeka araçlarının beş farklı zorlu iş ve kişisel e-posta türünü ne kadar iyi ele alabildiğini değerlendirmemizi istedi.
Neden E-postalar?
Fowler, e-posta yazmanın ‘yapay zekanın hayatınızda yapabileceği ilk gerçekten faydalı şeylerden biri olduğunu’ açıkladı. Ayrıca, ‘Yapay zekanın e-posta taslaklarında sergilediği beceriler, diğer yazma görevlerine de uygulanabilir’ dedi.
Jüriler, bu kör testte toplam 150 e-postayı değerlendirdi. Bir yapay zeka aracı açık ara galip gelirken, deney yapay zeka yazma ve iletişim asistanlarının potansiyel faydalarını ve önemli bir sınırlamasını vurguladı.
Değerlendirme sırasında, hangi e-postaların ChatGPT, Microsoft Copilot, Google Gemini, DeepSeek veya Anthropic’in Claude’u tarafından oluşturulduğunun farkında değildik. Fowler ayrıca, yapay zeka tarafından oluşturulan ve insan tarafından yazılan içerikleri ayırt etmemizi zorlaştırmak için kendi yazdığı e-postaları da dahil etti.
En İyi Yapay Zeka Yazma Asistanı
Claude tartışmasız kazanan oldu.
Fowler, ‘Ortalama olarak, Claude’un e-postaları diğerlerinden daha insancıl geldi’ dedi. Bir diğer jüri üyesi Erica Dhawan ise şunları ekledi: ‘Claude, aşırı kurumsal veya kişisel olmaktan kaçınarak kesin ve saygılı bir dil kullanıyor.’
DeepSeek ikinci sırada yer alırken, onu Gemini, ChatGPT ve son sırada yer alan Copilot izledi. Windows, Word ve Outlook’ta yaygın olarak bulunmasına rağmen, jüriler Copilot’un e-postalarının çok yapay geldiğini tespit etti. Fowler’a göre, ‘Copilot, beş testimizin üçünde de süper genel bir ‘umarım iyisinizdir’ ifadesinin bir çeşidiyle mesajlara başladı.’
Claude genel yarışmada galip gelmesine rağmen, bireysel puanlarımın insan tarafından yazılan e-postalara olan tercihi ortaya çıkardığını keşfettim. Bu tercih, tüm yapay zeka asistanlarının paylaştığı temel bir sınırlamayı vurguladı.
Fowler, jürilerin hangi e-postaların en iyi olduğu konusunda her zaman aynı fikirde olmadığını, ancak temel bir konuda birleştiklerini belirtti: özgünlük. ‘Bir yapay zeka yazımında teknik olarak ‘kibar’ olsa bile, insanlara samimiyetsiz gelebilir’ diye vurguladı.
Deneyden aldığım en önemli ders, yapay zeka araçlarının taslak oluşturma, argümanları yapılandırma ve netlik sağlama konusunda mükemmel olduğuydu. Ancak, genellikle yapay, aşırı resmi, robotik ve kişiselleştirme, duygu ve empati eksikliği olan yazılar üretiyorlar.
Yapay zeka asistanlarının yaratıcılıkla ilgili karşılaştığı zorluk, büyük dil modellerinin temel mimarisinden kaynaklanmaktadır. Bu modeller, ‘sözdizimsel tutarlılık’ ile içerik oluşturmak üzere tasarlanmıştır, bu da cümleleri doğal olarak akan ve dilbilgisi kurallarına uyan bir şekilde bir araya getirmek anlamına gelir. Ancak hepimizin bildiği gibi, kurallar bazen çiğnenmek için vardır.
Kural Bozan: Steve Jobs
1997’de Steve Jobs’un liderliğindeki Apple, tarihin en unutulmaz pazarlama kampanyalarından birini başlattı. O zamanlar şirket iflasın eşiğindeydi ve dikkat çekecek ve onu rakiplerinden farklılaştıracak bir kampanyaya şiddetle ihtiyaç duyuyordu.
‘Çılgınlar’ olarak bilinen televizyon reklamında, Bob Dylan, John Lennon ve Martin Luther King Jr. gibi asi ve vizyon sahibi figürlerin siyah beyaz portreleri yer alıyordu. Bu kampanyanın Apple’ın marka kimliğini yeniden canlandırdığı ve şirketin mali kurtuluşunda önemli bir rol oynadığı yaygın olarak kabul edilmektedir.
Apple kampanyasını oluşturmak yapay zekaya verilseydi, muhtemelen gerçekleşmezdi.
Nasıl bu kadar emin olabilirim? Çünkü Claude’un kendisi itiraf etti.
Claude, ‘Apple’ın ünlü kampanyası gibi bir slogan oluşturmam istenseydi, varsayılan modumda neredeyse kesinlikle ‘Farklı Düşün’ yerine ‘Farklı Düşünmek’ yazardım. Eğitimim dilbilgisi doğruluğunu vurguluyor. ‘Düşünmek’ fiilini değiştirmek için uygun zarf biçimi ‘farklı’ olurdu ve bu yerleşik kuralı izlemeye meyilli olurdum’ diye kabul etti.
Claude’a göre, kampanyanın neden sonradan yankı uyandırdığını analiz edebilir. Ancak, ‘bu tür kasıtlı dilbilgisi isyanını oluşturmak benim için doğal gelmiyor.’
Yapay zeka, basitçe insan olmadığı için asi bir ruha sahip değildir. Bazı yapay zeka botları yazılarında insan özelliklerini simüle etmede diğerlerinden daha yetenekli olsa da, nihayetinde insan iletişimini tanımlayan kişisel deneyimler ve yaratıcı içgörülerle şekillenen benzersiz bir sesten yoksundurlar.
Yapay zeka, fikir üretmeye, düşünceleri netleştirmeye, belgeleri özetlemeye ve bilgi toplamaya ve düzenlemeye yardımcı olabilecek faydalı bir asistan olarak görülmelidir. Bunların hepsi temel ve zaman alıcı görevlerdir. Ancak, yapay zeka iletişimi kesinlikle geliştirebilirken, insan iletişimcisinin yerini almamalıdır.
E-postalar, özgeçmişler, notlar ve sunumlar oluşturmak için giderek daha fazla insan yapay zeka asistanlarına güvendiğinden, bireylerin birbirine benzemeye başladığı bir homojenleşme riski giderek artmaktadır. Kurumsal işe alım uzmanları bu eğilimi zaten fark ediyorlar.
Her bireyin paylaşacak benzersiz ve güçlü bir hikayesi vardır. Yapay seslerin kişinin otantik sesini bastırmasına izin vermemek önemlidir. Yapay zeka araçlarını kullanırken, kendi sesinizi korumak ve kişisel dokunuşunuzu eklemek önemlidir.
Yapay zeka, dilbilgisi ve yazım hatalarını düzeltmek, cümleleri daha net hale getirmek ve farklı yazma stillerini denemek için kullanılabilir. Ancak, yapay zekanın oluşturduğu metinlerinizi her zaman gözden geçirin ve kendi kişisel bakış açınızı ve duygularınızı ekleyin.
Yapay zeka asistanlarının sağladığı kolaylık ve hız, onları cazip bir seçenek haline getirebilir. Ancak, iletişimde özgünlük ve kişisel bağlantı kurmanın önemi asla unutulmamalıdır. İnsan etkileşimi, yapay zekanın taklit edemeyeceği bir derinlik ve anlam taşır.
Sonuç olarak, yapay zeka yazma asistanları değerli araçlar olabilir, ancak insan yaratıcılığının ve duygusal zekasının yerini alamazlar. Kendi benzersiz sesinizi koruyun ve yapay zekayı yalnızca bir araç olarak kullanın, bir yedek olarak değil.
Unutmayın, en iyi iletişim, samimi, özgün ve kişisel bir bağlantı kuran iletişimdir. Yapay zeka size yardımcı olabilir, ancak son söz her zaman sizde olmalıdır. Kendi sesinizi duyurun ve hikayenizi anlatmaktan çekinmeyin. Dünya sizin benzersiz bakış açınıza ihtiyaç duyuyor.
Yapay zeka asistanlarının geleceği parlak görünüyor. Teknoloji geliştikçe, bu araçlar daha akıllı, daha sezgisel ve daha yetenekli hale gelecektir. Ancak, yapay zekanın etik ve sorumlu bir şekilde kullanılması önemlidir. Yapay zeka tarafından oluşturulan içeriğin her zaman insan tarafından denetlenmesi ve doğrulanması gerekir.
Ayrıca, yapay zeka asistanlarının potansiyel kötüye kullanımının farkında olmak da önemlidir. Yanlış bilgi yaymak, manipüle edici mesajlar oluşturmak ve insanları aldatmak için yapay zeka kullanılabilir. Bu nedenle, yapay zekanın sorumlu bir şekilde geliştirilmesi ve kullanılması için güçlü etik kuralların ve düzenlemelerin oluşturulması önemlidir.
Sonuç olarak, yapay zeka yazma asistanları, iletişimde devrim yaratma potansiyeline sahiptir. Ancak, bu araçları akıllıca, sorumlu bir şekilde ve kendi benzersiz sesimizi koruyarak kullanmak önemlidir. Yapay zeka bize yardımcı olabilir, ancak insan bağlantısının ve özgünlüğünün yerini alamaz.
Bu nedenle, yapay zeka asistanlarını kullanırken, kendinize şu soruları sorun:
- Bu mesaj benim gerçek sesimi yansıtıyor mu?
- Bu mesaj dürüst ve şeffaf mı?
- Bu mesaj başkalarına saygılı mı?
- Bu mesaj olumlu bir etki yaratıyor mu?
Eğer bu soruların cevabı evet ise, yapay zeka asistanını etkili bir şekilde kullanıyorsunuz demektir. Ancak, bu sorulardan herhangi birine hayır cevabı veriyorsanız, mesajınızı yeniden değerlendirmeniz ve daha otantik ve anlamlı bir şekilde iletişim kurmanın yollarını aramanız gerekebilir.
Unutmayın, iletişim sadece kelimelerden ibaret değildir. Aynı zamanda duygular, beden dili ve bağlam da önemlidir. Yapay zeka bu unsurların hepsini yakalayamaz. Bu nedenle, her zaman insan dokunuşunu koruyun ve kendi benzersiz sesinizi duyurun.
Yapay zeka asistanları bize yardımcı olabilir, ancak sonunda biz iletişimcileriz. Kendi hikayelerimizi anlatmak, başkalarıyla bağlantı kurmak ve dünyada olumlu bir etki yaratmak bizim sorumluluğumuzdadır.
Yapay zeka, insan potansiyelini artırmak için bir araç olarak kullanılmalıdır, onun yerini almak için değil. Kendi yaratıcılığımızı, duygusal zekamızı ve insanlığımızı koruyarak yapay zekanın gücünden yararlanabiliriz.
Gelecek, insan ve yapay zekanın birlikte çalıştığı bir gelecektir. Bu ortaklıkta, insanlar yaratıcılık, eleştirel düşünme ve duygusal zeka getirirken, yapay zeka hız, verimlilik ve ölçek getirir.
Bu ortaklığın başarılı olması için, yapay zeka asistanlarının nasıl çalıştığını anlamamız ve onları etik ve sorumlu bir şekilde kullanmamız gerekir. Kendi benzersiz sesimizi korumalı ve yapay zekanın insan bağlantısının ve özgünlüğünün yerini almasına izin vermemeliyiz.
Ancak bu şekilde, yapay zeka asistanlarının tüm potansiyelini gerçekleştirebilir ve daha iyi bir dünya yaratabiliriz.